Ramazan ayında elde edilen hasletlerin devam ettirilmesi, Ramazan ayında yapılan ibadetler kadar olmasa da insan hayatında büyük bir önem arz ediyor.

Ramazan'da kazanılan hasletlerin ramazan sonrasında da devam ettirilmesi gerektiğine ilişkin İLKHA muhabirine konuşan İstanbul İl Müftü Yardımcısı Ahmet Aktürkoğlu, "Ramazan aslında hayatımızın bir özetidir. Yüce Allah bu hayatı bir lütuf olarak bize bahşetti. İnsan olarak belli eksikliklerimiz, kusurlarımız var. O'nun affına muhtaç olduğumuzu öğretti. Bu hayatın sonucunda da erişeceğimiz ebedi bir hayatın varlığından iman ettik. Ramazan ayı başı rahmet ortası mağfiret ayı sonu cehennemden kurtuluş olan insan serüveninin bir özetidir. Ramazan'da ebedi hayatımızın şekillenmesi için nasıl gayret ediyorsak tüm hayatımızı Ramazan'a gibi yaşamayı öğreten bir mevsimdir. Bu açıdan her yıl Ramazan sonrasında o aya has olan ibadetleri bırakmayıp tüm hayatımıza yayabilmeliyiz." diye konuştu.

Toplumda Ramazan ayında ibadetlere yoğunlaşıldığını, Ramazan sonrasında bu ibadetlerin bırakıldığı şeklinde bir kanı olduğunu belirten Aktürkoğlu, "Erkekler takke ile tesbihi, kadınlar da başörtüsü ile seccadeyi bir kenara koyarlar ve bir daha Ramazan gelene kadar adeta vedalaşırlar. Bu doğru bir davranış değildir. Ramazan hayatın özetidir. Ramazan'da edindiğimiz alışkanlıkları, ibadetleri tüm hayatımıza yaymak zorundayız. Hayatımızı Ramazan gibi yaşarsak Ramazan sonrası yaptığımız bayram gibi ahirette de bayram ederiz." şeklinde konuştu.

"Şevval orucu Ramazan orucunun tamamlayıcısı niteliğindedir"

Aktürkoğlu, "Bazı ibadetler vardır ki bazı zamanlara has kılınmıştır. Farz olan oruç ibadeti Ramazan ayına, hac ibadeti de Arafat'ta zilhicce ayında yapılır. Bunun da ötesinde hiçbir mekâna ve zamana bağlı olmaksızın elimizi açtığımızda bizi işiten bir Allah var. Hayır namına yaptığımız tüm ibadetlerin Allah katında bir karşılığı vardır. Ramazan sonrasında bizi karşılayan şevval ayı orucu dediğimiz 6 gün oruçları var. Bunlar da Ramazan'ın tamamlayıcısıdır. Mümin her yaptığı ibadetten 10'dan 700'e kadar sevap alır. Ramazan ayında tutulan oruçların her biri 10 ile çarpıldığında 10 ay eder. 6 gün şevval orucu da 2 ay eder. Böylece tüm yılı oruçlu geçirmiş gibi oluruz. Peygamber Efendimiz, müekked sünnet olan 6 gün oruçlarını şiddetle tavsiye ederdi. Bunun ihmal edilmemesi, gücü yetenlerin mutlaka bu orucu tutması gerekir." dedi.

Allah'u Teâlâ'nın affedici olduğunu ancak ayeti kerimede de bu affedicilik sıfatının kişiyi aldatmaması gerektiğinin vurgulandığını ifade eden Aktürkoğlu, "İnsanların daldığı günahlardan uzaklaşmaması, Tevbe etmemesi şeytanın aldatmasıdır. 'Ramazan geldiğinde nasılsa oruç tutuyoruz, günahlarımız bağışlanıyor' şeklinde düşünerek hareket etmek de şeytanın vesvesesidir." diye konuştu. (İLKHA)

Kaynak: ilkha