Akraba ziyareti, diğer bir ifadeyle sıla-i rahimin anneden başlamak üzere tüm yakınları kapsadığını belirten İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Vahdettin Kaya, bunun bir ibadet türü olduğunu ifade ederek bundan yüz çevirenlerin lanetlendiğine vurgu yaptı.

Sıla-i rahimi, Allah-u Teala'nın anne babaya ve akrabalara iyi davranmayı emretmesine, akrabalık sorumluluklarının yerine getirilmesi olarak tanımlayan Molla Kaya, "Bu akraba tanımına anne baba, evlat, nine, dede, teyze, hala, amca ve dayı kimseler girmektedir. Bu akrabalara iyilik yapmak gerekiyor ki nitekim Allah-u Teala, bunların başında anne babanın geldiğini bildirmektedir. Ayet-i Kerimede 'Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi ve anne babanıza iyi davranmanızı emretti. Onlardan biri veya ikisi senin yanında yaşlanırsa onlara öf bile deme! Onları azarlama! İkisine de gönül alıcı güzel sözler söyle.' diye buyurulmaktadır." dedi.

Konuyu ayet ve hadisler ışığında detaylandıran Molla Kaya, "Allah-u Teala başka bir ayeti kerimede 'Akrabaya, yoksula ve yolcuya hakkını ver. Gereksiz yere de saçıp savurma!' şeklinde buyururken Ebu Eyyub'un naklettiği bir hadiste, bir adamın Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e gelerek 'Ya Rasulallah! Beni Cennete sokacak bir ibadet söyler misiniz?' diye sorduğunda Rasulullah 'Allah’a ibadet eder ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmazsın! Namaz kılar, zekât verir ve sıla-i rahim yaparsın!' yanıtını vermiştir." ifadelerini kullandı.

"Fiili olarak ziyaret etme durumu olmasa dahi telefonla irtibat koparılmamalıdır"

Akraba ziyaretinin rızkın bol, ecelin gecikmesine vesile olabilecek bir ibadet olduğunun altını çizen Kaya, şunları kaydetti:

"Şüphesiz ecel ertelenmez fakat geçen ömrünün bereketli geçirilmesi hususunda nakledilen bir hadiste 'Her kim rızkının bol olmasını ve ecelinin gecikmesini istiyorsa sıla-i rahim yapsın!' buyurulmaktadır. Sıla-i rahim karşılıksız yapılan bir davranıştır. Nitekim bununla ilgili Efendimiz, 'Sıla-i rahim yapan, karşılık veren değildir. Esas sıla-i rahim, karşı taraf alakasını kestiği halde onu ziyaret edendir.' diye bizi uyarmaktadır. Hadisten de anlaşıldığı üzere sıla-i rahim karşılıklı değildir. Yani 'bana iyilik yapana iyilik yaparım' anlayışı doğru değildir."

Molla Kaya, "Mümin kimse akraba ile dayanışmasını minnetsiz yerine getirmelidir. Nitekim Allah, kendi yolunda sarf edilenin karşılığını derhal verir. Bundan dolayı Müslüman kimse akrabalarına iyilik yapmalı ve imkanları ölçüsünde maddi ve manevi destekte bulunmalı, iyi ve kötü gününde yanında olmalıdır. Fiili olarak ziyaret etme durumu olmasa dahi telefonla irtibatını koparmamalıdır. Hatta bu konuda nakledilen bir hadis'te adamın biri Efendimize gelerek 'Ya Resûlallah! Benim akrabam var, ben onlara gidiyor, onları ziyaret ediyorum, onlar bana gelmiyorlar. Ben onlara iyilik ediyorum, onlar bana kötülük ediyor, câhil ve kaba davranıyorlar' dedi. Bunun üzerine Allah'ın Resûlü 'Eğer dediğin gibi isen, sen onlara sıcak kül yediriyorsun demektir. Sen böyle yaptığın sürece, daima Allah, onlara karşı sana yardım eder' diye cevap verir." şeklinde konuştu.

"Efendimiz, 'Akrabalık ilişkisini kesenle ben de ilişkimi keserim' buyuruyor"

Sıla-i rahimde öncelikli anne, sonrasında diğer akrabalar geldiğini sözlerine ekleyen Kaya, "Hatta 'ben bir kötülük işledim, ne yapayım' diye sorulduğunda Peygamber Efendimiz, annenin sağ olup olmadığını sormuş, 'hayır' yanıtını alınca yakınlarından teyzesine yardım etmesini tavsiye etmiştir. Bu hadisten de anlaşıldığı üzere anne veya teyzeye yardım etmek günahların affına vesile olur." dedi.

Sılai rahimi terk edenlerin durumunu aktaran Kaya, "Peygamber'in bir kudsî hadiste şöyle buyurduğu nakledilmektedir: 'Yüce Allah şöyle buyurur: Ben Rahman'ım, o (akrabalık bağlarının adı) da rahimdir. Ona kendi ismimden türeyen bir isim verdim. Onunla ilişkiyi sürdürenle ben de ilişkimi sürdürür, onunla ilişkiyi kesenle ben de ilişkimi keserim.' Aynı şekilde Kur'an-ı Kerimde Rabbimiz 'Yüz çevirmekle yeryüzünde fesadın çıkmasına ve rahmet bağlarının paramparça olmasına sebep olacağınızın farkında mısınız? İşte onlar, Allah'ın lanetlediği kimselerdir. Böylece onların kulaklarını sağır, gözlerini kör yaptı.' diye buyurmaktadır." şeklinde konuştu. (İLKHA)

Kaynak: ilkha