İnönü Üniversitesi Öğrenci Toplulukları tarafından "soykırıma sessiz kalmak suça ortak olmaktır" sloganıyla işgalci siyonist rejiminin Gazze'de yaptığı soykırımına tepki göstermek ve dünya genelindeki üniversitelerde yapılan protestolara destek vermek amacıyla Cuma namazı sonrası İlahiyat Camii bahçesinde bir dizi etkinlik düzenlendi.

Yapılan Türkçe, Arapça ve İngilizce basın açıklamasının ardından akademisyen ve öğrenciler, cübbe ve kalemlerini bırakarak şehit edilen akademisyen, doktor, öğretmen ve öğrencileri anmak amacıyla okunan hayat hikayeleri ile birlikte oturma eylemi düzenledi.

Etkinlik alanında İLKHA'ya konuşan ve aralarında Somali, Yemen, Angola ve Suriyeli öğrencilerin de bulunduğu öğrenciler, işgalci siyonist rejimin Gazze'de başlattığı soykırımın ilk günlerinden beri meydanlarda olduklarını ve yaptıkları eylemlerinin birileri tarafından küçümsendiğini belirten üniversite öğrencileri, yaptıkları eylemlerin bugün başta ABD olmak üzere birçok ülkedeki üniversitelere yansıdığını ve küresel intifadayı yeşerttiğini ifade etti.

"Ülkem Yemen, Gazze'ye çok büyük destek veriyor ve bununla gurur duyuyorum"

işgalci siyonist rejimin Gazze'de yaptığı soykırım nedeniyle çok üzgün olduğunu söyleyen İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Yemenli Ayyal Hammadi, "Artık bu zulme bir dur denilmesi lazım. Yaşanan soykırımı protesto etmeye ve Gazze'deki kardeşlerimize destek için bu etkinliğe katıldım. İnşallah bu soykırım en yakın zamanda biter. Tabii ülkem Yemen, Gazze'ye çok büyük destek veriyor ve bununla gurur duyuyorum. Ama maalesef çok büyük ülkeler bu zulüm ve katliamlara karşı susuyorlar. İnsanlardan değil, Allah'tan korkmamız gerekir. Yemenliler ile Filistinliler birdir ve Filistinliler bizim kardeşlerimizdir" dedi.

"HAMAS'ın başlattığı 'Aksa Tufanı' operasyonunun amacı sadece işgale karşı durmaktı"

İnsanlık tarihinin bugüne kadar gördüğü en büyük soykırımlardan birine tanıklık ettiğine vurgu yapan İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencisi Baran Konca, "Bunlar devlet değil, işgalci güçlerdir. Kesinlikle Arap toplumuna yerleşmeye çalışan bir terör örgütüdür. Onlar siyonist israildir.  Aslında temel amaçları arz-ı mevudu gerçekleştirmek. israil savaş hukukuna aykırı davranmıştır. israil kesinlikle ancak güçten anlar. Çünkü onlar girdikleri yerlerde kan, vahşet bırakmışlardır. 7 Ekim'de HAMAS'ın başlattığı 'Aksa Tufanı' operasyonunun amacı sadece işgale karşı durmaktı. israil zaten orada yıllardır soykırımına devam ediyordu. Tarihe baktığımızda işgalci siyonistler ve emperyalistler girdikleri yerlere; Suriye, Irak, Afganistan gibi her yere sadece kan ve vahşet götürmüştür. Asla bir devletin kurulabileceği, yerleşebileceği bir topluluk değildir. Tüm insanlığın bunlara karşı harekete geçmesi lazım" şeklinde konuştu.

İnönü Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü öğrencisi Angola'lı Amodu Kambungu Mbala, "Gazze'de yapılan soykırım nedeniyle kendimizi çok kötü hissediyoruz. Çünkü orada bir insanlık nesli katlediliyor. İnşallah bir an önce ateşkes sağlanır ve katliamlar sona erer" dileğinde bulundu.

"Yaşanan vahşet ve katliamlara karşı susmayacağız"

İnönü Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Biyomedikal Mühendisliği Bölümü öğrencisi Somalili Kafa Hasan Muahmmed, "Filistin'de yaşanan katliama karşı tepkimizi dile getirmek için alandayız. Yaşanan vahşet ve katliamlara karşı susmayacağız ve Filistinlilerin yanındayız" dedi.

"Gazze'nin şu an yaşadıkları başımızdan geçtiği için onları çok iyi anlıyorum"

Eğitim Fakültesi PDR Bölümü öğrencisi Suriyeli Semira Marmur ise, "Başta Gazze olmak üzere tüm mazlumlar için oturma eylemine geldik. Gazze'nin şu an yaşadıkları başımızdan geçtiği için onları çok iyi anlıyorum. Biz zamanında çok çektik, Gazzeli kardeşlerimizin artık acı çekmesini istemiyoruz. Soykırımın üzerinden 7 ay geçti ama işgalciler soykırıma devam etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Biz de sonsuza kadar Gazzelilere destek vermeye devam edeceğiz" dedi.

"Küçümsenen eylemlerimiz bugün küresel intifadayı yeşertti"

Gazze'de soykırımın yıllardan beri devam ettiğine dikkat çeken İnönü Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü öğrencisi Betül Sağlık, "Gazze'de bir soykırım var. Ama 70 yıldır bitmeyen bir soykırım. İnsanlar öldürülüyor, aç bırakılıyor. Bu, insanlara insanlığını unutturacak bir soykırım! Biz buraya insanlığımızı hatırlamaya geldik. ABD'de öğrencilerin ayaklanması bizi memnun etti. Biz saldırıların başladığı günden beri burada küçük küçük eylemler gerçekleştiriyorduk. Ama insanlar hep 'sesiniz duyulmayacak' deyip bizi küçümsüyorlardı ve 'ne işe yaradı' diyorlardı ama meğerse bu eylemler şu anki küresel intifadayı destekliyormuş. Onları yeşertiyormuş. Eğer Türkiye'de Müslüman aleminde böyle eylemler yapmasaydık şu anda Amerika'daki öğrencilere de yansımayacaktı. Bizler aslında bu eylemlerle onları tetiklemiş olduk. Bu küresel intifadayı yeşertmiş olduk. Çünkü Gazze meselesi sadece İslam'ın, Müslümanların meselesi değil, insanlığın meselesi ve her şeyden önce vicdan meselesi. Her insan olan kişinin Gazze'ye sahip çıkması gerekir diye düşünüyorum. Bizler de Gazze'ye sahip çıkmak için buradayız" ifadelerini kullandı.

"Gazze'deki soykırımı tüm insanlığa duyurmamız gerekiyor"

İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Harun Kaynak, "İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi dördüncü sınıf öğrencisiyim. Gazze'de yapılan soykırıma ilk günden beri karşıyız. Ve her zaman Gazze'yle birlikteyiz. Şu an sadece Gazze için değil tüm insanlık için ayaktayız. Beraberiz ve tepkimizi ortaya koyuyoruz. Bu soykırım durana kadar tepkimizi ortaya koymaya devam edeceğiz. Bu sadece Müslümanlar için değil, tüm insanlık için bir görevdir. Gazze'de soykırım var ve tüm insanlığa duyurmamız gerekiyor" dedi. (İLKHA)

Kaynak: ilkha